![]() |
Foto: T. Sakman. Bozkır Kaşık Ekibi. |
Geçtiğimiz hafta sonu bir düğüne katıldım…
Mehmet Ali Duran dostum oğlunu evlendirdi. Mehmet Ali’yi folklorla ilgili
olanlar özellikle Bozkırlılar iyi bilirler, yıllardır Konya, Bozkır kültürüne
arkadaşlarıyla birlikte hizmet ediyorlar. Her nerede Konya ile ilgili bir
etkinlik görürseniz onlar mutlaka oradadırlar.
Bozkır, Konya’nın geniş coğrafyasının bir başka bölümünde Toros dağlarında
yer alır, iklimi gibi insanı da serttir, merttir. Bozkır insanı çok
çalışkandır, azimlidir. Kısıtlı imkânlar içerisinde ağacın, yeşilin, toprağın
kıymetini onlardan iyi hiç kimse bilemez. Bir ağacın bir evi geçindireceğini o
bölgenin insanı yüzyıllardır bilir. Her ne kadar yaşam mücadelelerine çoğu
zaman gurbette devam etseler de kültürlerini asla unutmazlar.
Bozkır folkloru, Konya folklorunun bir parçası olsa da Konya türküleri, yörede
oynanan kaşık oyunlarının ritmine ayak uydurur ki bu çok enteresandır; figürlerin
veya kaşık ritimlerinin türkülere ayak uydurması beklenirken Bozkır’da bu tam
tersi gibidir. Türküler, kaşıkların cazibeli ritmine kapılır gider…
Konya oturaklarında erkeklerin oynamama gibi bir adetleri vardır.
Oturakların yazılı olmayan töresinde erkekler değil oyuncu kadınlar türkülere
zille veya kaşıkla eşlik ederler. Bu nedenle olsa gerektir ki oynayan erkeğe de
iyi gözle bakılmadığını biliyoruz. Kaynak kişilerin ifadeleriyle belli bir olgunluğa
erişmemiş kişilerin oturaklara girememesi bunun bir başka ifadesi gibidir.
Peki, ya gençlerin düzenlediği zamah / çetnevir gibi gecelerde gençler
oynamıyor muydu? Bu soruya doğrusu hayır diyebilmek oldukça zordur; muhtemelen
gençler eğlencenin büyüsüne kapılıp oyuncu kadın varsa bile mutlaka oynamış
olmalılar diye düşünüyorum.
Bozkır’ın kaşık oyunları çok meşhurdur ancak şehrin folklorik konulara
yeterince ilgi göstermemesi sonucu bu geleneği geleceğe taşımanın bütün yükü birkaç
ekibin sırtına yüklenmiş gibidir. Hatta öyle ekipler vardır ki babadan oğula
bir miras gibi aktarılarak kaşık oyunları yaşatılmıştır. Bozkır Yazdamı kaşık
ekibini yıllar önce bir programda tanımış ve baba ile oğulun aynı ekipte
kaşıklarıyla konuşmalarına şahit olmuştum.
Bozkır gibi iklimi ve insanının sert olduğu bir coğrafyada erkeklerin kaşıklarla
oynaması aslında beni hep şaşırtmıştır. Belki de adam boyu karın eksik olmadığı
uzun kış gecelerinde bölge insanının nefes aldığı bir penceredir kaşık oyunları…
Koreografları kayıt altına alınmış mıdır bilmiyorum ama bildiğim Bozkır kaşık
oyunlarına kimsenin sahip çıkmadığıdır. Eğer
yeterince sahip çıkabilseydik ciddi anlamda Konya’nın bir başka yönünü de
ortaya koymuş olabilecektik. Benim gözlemlediğim; şehirde yapılan etkinliklerde
bu insanlara sahne vermekte çok cimri davranıldığıdır. Şehrin bütün kurumları
bu insanlara sahip çıkmalıdır özellikle belediyeler yaptıkları tüm etkinliklerde,
şehrin tanıtım günlerinde bu insanlara sahne vermekte çok cömert olmalıdır.
Şehrimizde yapılan festivallerde bu insanlarımız neden çağrılmaz anlamak
mümkün değildir. Konyalı, sen kendi kültürüne sahip çıkmazsan kim sahip
çıkacaktır? Şunu unutma ki seni Konyalı yapan bu kültürdür!
![]() |
Foto: T. Sakman |
Mehmet Ali dostumuzun düğününe geri dönersek, tam bir Bozkır düğünü olduğu
hemen göze çarptı; kaşığı eline alan sahnedeydi, yediden yetmişe Bozkır
ekibinin yorumladığı kıvrak ezgilere sahnede eşlik ederek doyasıya eğlendiler. Kaşık
oyunlarında, kaşıkları kırmak âdettendir, sahne, kaşıkların kırık ama mutlu görüntüleriyle
doldu. Sevgili Mehmet Ali de yöresel kıyafetlerini giyerek sahnede yer aldı. Videosunu
izlemek isteyenler için link:
https://drive.google.com/file/d/1o7lsHaZ-iw1CK0CGIO0-YFnueHXSIn2o/view?usp=sharing
Videoda Bozkır ekibi, merhum babam Mazhar Sakman’ın sık okuduğu Kabak
türküsünün bir varyantını seslendirirken, coşkun nağmelerine yerel kıyafetlerle
sanatçılarımız zarif figürleriyle anlamlı katkılar sağlıyorlar.
O gece, ben de çok eğlendim, ne zamandır böyle eğlenmemiştim, bir başka
dünyanın kapılarını açmamıza vesile olan Bozkır ekibindeki sanatçı dostlarımız; Keman
Necdet Yüksel, ut İbrahim Tunç, ritim Osman Yüksel, oyuncular Mehmet Ali Duran,
Ahmet Yüksel ve Ahmet Cihan’ı sanatlarından ötürü kutluyorum. Genç evliler Elif
ile Mustafa’ya da Bozkır düğünü gibi bir yaşam diliyorum.
Eve giderken, kulaklarımda sanki babamın sesi yankılanıyordu:
/Kabağı da boynuma takarım
Hovardayı gözden çakarım
Senin gibi Konyalıyı
Alır gider pazarlarda satarım/
Kim bilir, belki de “senin gibi Konyalıyı”
derken geleceğe bir mesaj vermişti…
TAHİR SAKMAN
![]() |
Foto: T. Sakman. Mehmet Ali Duran yerel kıyafetlerle sahnede... |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlarınız kişisel haklara ve yasalara uygun olmalıdır, yorumlarınızdan dolayı sorumlu olacağınızı lütfen unutmayınız.