YAŞAM SEVGİYLE BAŞLAR

23 Temmuz, 2022

BOZKIR DÜĞÜNÜ GİBİ YAŞAMAK

 

 

Foto: T. Sakman. Bozkır Kaşık Ekibi.

Geçtiğimiz hafta sonu bir düğüne katıldım…

Mehmet Ali Duran dostum oğlunu evlendirdi. Mehmet Ali’yi folklorla ilgili olanlar özellikle Bozkırlılar iyi bilirler, yıllardır Konya, Bozkır kültürüne arkadaşlarıyla birlikte hizmet ediyorlar. Her nerede Konya ile ilgili bir etkinlik görürseniz onlar mutlaka oradadırlar.

Bozkır, Konya’nın geniş coğrafyasının bir başka bölümünde Toros dağlarında yer alır, iklimi gibi insanı da serttir, merttir. Bozkır insanı çok çalışkandır, azimlidir. Kısıtlı imkânlar içerisinde ağacın, yeşilin, toprağın kıymetini onlardan iyi hiç kimse bilemez. Bir ağacın bir evi geçindireceğini o bölgenin insanı yüzyıllardır bilir. Her ne kadar yaşam mücadelelerine çoğu zaman gurbette devam etseler de kültürlerini asla unutmazlar.

Bozkır folkloru, Konya folklorunun bir parçası olsa da Konya türküleri, yörede oynanan kaşık oyunlarının ritmine ayak uydurur ki bu çok enteresandır; figürlerin veya kaşık ritimlerinin türkülere ayak uydurması beklenirken Bozkır’da bu tam tersi gibidir. Türküler, kaşıkların cazibeli ritmine kapılır gider…   

Konya oturaklarında erkeklerin oynamama gibi bir adetleri vardır. Oturakların yazılı olmayan töresinde erkekler değil oyuncu kadınlar türkülere zille veya kaşıkla eşlik ederler. Bu nedenle olsa gerektir ki oynayan erkeğe de iyi gözle bakılmadığını biliyoruz. Kaynak kişilerin ifadeleriyle belli bir olgunluğa erişmemiş kişilerin oturaklara girememesi bunun bir başka ifadesi gibidir.

Peki, ya gençlerin düzenlediği zamah / çetnevir gibi gecelerde gençler oynamıyor muydu? Bu soruya doğrusu hayır diyebilmek oldukça zordur; muhtemelen gençler eğlencenin büyüsüne kapılıp oyuncu kadın varsa bile mutlaka oynamış olmalılar diye düşünüyorum.

Bozkır’ın kaşık oyunları çok meşhurdur ancak şehrin folklorik konulara yeterince ilgi göstermemesi sonucu bu geleneği geleceğe taşımanın bütün yükü birkaç ekibin sırtına yüklenmiş gibidir. Hatta öyle ekipler vardır ki babadan oğula bir miras gibi aktarılarak kaşık oyunları yaşatılmıştır. Bozkır Yazdamı kaşık ekibini yıllar önce bir programda tanımış ve baba ile oğulun aynı ekipte kaşıklarıyla konuşmalarına şahit olmuştum.

Bozkır gibi iklimi ve insanının sert olduğu bir coğrafyada erkeklerin kaşıklarla oynaması aslında beni hep şaşırtmıştır. Belki de adam boyu karın eksik olmadığı uzun kış gecelerinde bölge insanının nefes aldığı bir penceredir kaşık oyunları…

Koreografları kayıt altına alınmış mıdır bilmiyorum ama bildiğim Bozkır kaşık oyunlarına kimsenin sahip çıkmadığıdır.  Eğer yeterince sahip çıkabilseydik ciddi anlamda Konya’nın bir başka yönünü de ortaya koymuş olabilecektik. Benim gözlemlediğim; şehirde yapılan etkinliklerde bu insanlara sahne vermekte çok cimri davranıldığıdır. Şehrin bütün kurumları bu insanlara sahip çıkmalıdır özellikle belediyeler yaptıkları tüm etkinliklerde, şehrin tanıtım günlerinde bu insanlara sahne vermekte çok cömert olmalıdır.

Şehrimizde yapılan festivallerde bu insanlarımız neden çağrılmaz anlamak mümkün değildir. Konyalı, sen kendi kültürüne sahip çıkmazsan kim sahip çıkacaktır? Şunu unutma ki seni Konyalı yapan bu kültürdür!

Foto: T. Sakman

Mehmet Ali dostumuzun düğününe geri dönersek, tam bir Bozkır düğünü olduğu hemen göze çarptı; kaşığı eline alan sahnedeydi, yediden yetmişe Bozkır ekibinin yorumladığı kıvrak ezgilere sahnede eşlik ederek doyasıya eğlendiler. Kaşık oyunlarında, kaşıkları kırmak âdettendir, sahne, kaşıkların kırık ama mutlu görüntüleriyle doldu. Sevgili Mehmet Ali de yöresel kıyafetlerini giyerek sahnede yer aldı. Videosunu izlemek isteyenler için link:

https://drive.google.com/file/d/1o7lsHaZ-iw1CK0CGIO0-YFnueHXSIn2o/view?usp=sharing 

Videoda Bozkır ekibi, merhum babam Mazhar Sakman’ın sık okuduğu Kabak türküsünün bir varyantını seslendirirken, coşkun nağmelerine yerel kıyafetlerle sanatçılarımız zarif figürleriyle anlamlı katkılar sağlıyorlar.

O gece, ben de çok eğlendim, ne zamandır böyle eğlenmemiştim, bir başka dünyanın kapılarını açmamıza vesile olan Bozkır ekibindeki sanatçı dostlarımız; Keman Necdet Yüksel, ut İbrahim Tunç, ritim Osman Yüksel, oyuncular Mehmet Ali Duran, Ahmet Yüksel ve Ahmet Cihan’ı sanatlarından ötürü kutluyorum. Genç evliler Elif ile Mustafa’ya da Bozkır düğünü gibi bir yaşam diliyorum.

Eve giderken, kulaklarımda sanki babamın sesi yankılanıyordu:

/Kabağı da boynuma takarım

Hovardayı gözden çakarım

Senin gibi Konyalıyı

Alır gider pazarlarda satarım/

 

Kim bilir, belki de “senin gibi Konyalıyı” derken geleceğe bir mesaj vermişti…

 

TAHİR SAKMAN

 

Foto: T. Sakman. Mehmet Ali Duran yerel kıyafetlerle sahnede...




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınız kişisel haklara ve yasalara uygun olmalıdır, yorumlarınızdan dolayı sorumlu olacağınızı lütfen unutmayınız.