YAŞAM SEVGİYLE BAŞLAR

30 Aralık, 2021

DUYGULARIMIZ UCUZA MI GİTTİ?

 DUYGULARIMIZ UCUZA MI GİTTİ?


 Fotoğraf: https://www.fotokart.shop/urun/1967-konya-alaattin-camii-kartpostal-10677/ adresinden alıntılanmıştır.


Yılbaşının eskiden bir heyecanı vardı onu da mı yitirdik ne şimdilerde?
 
Çocukluğumda hatırladığım ilk yılbaşı Garipler’de… şimdi gençler bilmezler Garipler’i; Vatan Caddesi’nde kaldı bir bölümü, İhsaniye’nin içinde ayrı bir semt gibiydi. O zamanlar yoktu tabii Vatan Caddesi, buralar bahçeydi hep… Petek Pastanesi’nin yan tarafındaki İhsaniye Palalı Camisi’ne giden sokak, o zamanlar geniş bir caddeydi.
 
Merhum anneannemin evi buradaydı ve iki cepheliydi arka cephenin önünden şehir ırmağı geçerdi ve pek kullanılmazdı. Şimdi hepsi masal oldu…
 
Bütün bir aile toplanmıştı o gece… Babam yoktu tabii, gazinoda programı vardı. Portakallar soyuldu, mısırlar patlatıldı, çaylar zaten çoktan demli… Bir ara kulaklar radyoda amorti kazanan numaralardaydı sonra sıra tombala oynamaya geldi. Ne çok eğlenmiştim.
 
Kenevir helvası yapıldı mı hatırlamıyorum ama pişmaniye çekilmişti. Sohbet, muhabbet… o zamanlar PTT (pijama, terlik, televizyon) yoktu tabii, en fazla radyodan şarkılar, türküler dinlenirdi ki onu da sohbete tercih ederdik böyle günlerde…
 
Yılbaşı gelmeden 10-15 gün önce postanenin önünde kartpostalcılar sergi açarlardı. O nasıl bir renk cümbüşüydü… Binlerce kartpostalın meydana getirdiği bir görüntüyü gözünüzün önüne bir getirin…
 
İnsanlar abartısız saatlerini burada kartpostal seçmek için geçirirdi. Kar manzaralı, simli, pullu hatta müzikli… ama Konyalının favorisi Alâaddin Köşkü’nün beton şemsiyeli fotoğrafı olanıydı… (Nihayet onu da benzettik; şimdi onu da bulamazsınız!)
 
Tabii kartı alınca doğru postaneye… özenle yeni yıl kutlanır, büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden öpülürdü… Yer kalmışsa; “kestane kebap, acele cevap…”
 
Zarfın ağzını yapıştırmazdık ki ucuza gitsin… Ah o duygularımız o kadar ucuza gitti ki!
 
Şimdilerde dijital tebrikler yolluyoruz artık. Telefonla bile kutlamak ağır geliyor olmalı ki sosyal ağlardan…
 
Tebrik yazmak başlı başına bir saygı ve görgü işi… Düşünüyorum; tebrik yazabileceğim kaç kişi kalmış diye?
 
Başlı başına bir kültürdü, bir nezaket kuralıydı tebrik yazmak…
 
Sonraları bir şeyler oldu; günah mı değil mi tartışmaları… Hristiyan olacağımız bile söylendi… bir türlü anlatamadık; Noel’le yılbaşının farkını…
 
PTT (pijama, terlik, televizyon) çok sonraları çıktı; önce siyah beyazdı gecelerimiz sonra renklendi… gerçekten renklendi mi? Tekdüze yaşam dayatmaları, hoşgörüsüzlük…
 
Yılbaşında dansöz çıksın mı çıkmasın mı tartışmaları 1 ay öncesinden başlardı, nihayet bir dakika ya sürer ya sürmezdi, çoğunlukla Nesrin Topkapı oryantal örnekler sunardı. Hepsi bu kadar…
 
Bu yıl da PTT takılacağız öyle görünüyor…
 
Yıl aslında eskimedi; eskiyen bizler olduk… Son dört beş yıldır 28’e giriyordum ama artık 29’a girmenin zamanı geldi… Nereden bakarsanız bakın 29 varım…
 
2021 yılının enerjilerini sevgiyle kabul etmiştim şimdi o enerjileri 2022 yılının enerjileriyle değiştirmenin vaktidir. Tüm olumsuzlukları geride bırakıyorum ve kalbimi yeni yılın sevgi, barış ve huzur dolu enerjilerine açıyorum.
 
Hep birlikte musmutlu yıllara huzur ve sevgiyle…
 
TAHİR SAKMAN
 
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınız kişisel haklara ve yasalara uygun olmalıdır, yorumlarınızdan dolayı sorumlu olacağınızı lütfen unutmayınız.