YAŞAM SEVGİYLE BAŞLAR

12 Nisan, 2025

YAZAMADIKLARIMIZ KANATIR İÇİMİZİ


 

YAZAMADIKLARIMIZ KANATIR İÇİMİZİ
 
Ne zamandır yazmıyorum…
 
Yazdıklarımızdan çok; yazamadıklarımızdır, içimizi acıtan…
 
Bizim gibi yaşantısını yazmak üzerine kurmuş insanların yazacakları bir şeyler mutlaka vardır; özellikle ülkemizde…
 

Susmak; gizli bir kabulleniş gibi görünse de asla öyle değildir; susmak, buz dağının görünen yüzü gibi; susmak, yanardağın için için patlayacağı günü beklemesi gibi… bazen günlerce, haftalarca gelmez ilham perileri sonra şiir olur, duygu olur akar bir nehir gibi… Yeter ki yüreğinizden sevgiler eksilmesin…

 
Tarih elbette kimin ne yazdığına bakacaktır, eyvallah, ama ne zaman yazdığına da bakacaktır ve bu zamanlama sizin gerçek kimliğinizi de ortaya koyacaktır…
 
Susmanın konforu, yazmanın sorumluluğunu asla bertaraf etmiyor, tam aksine üzerinize daha ağır bir yük bindiriyor.
 
Eskiden; çok eskiden, internetin olmadığı, bilgiyi kitaptan edindiğimiz günlerde, yazdıklarımızı klavye ile değil de kalemle yazdığımız günlerde imla hatası yapmamak için yanımda imla kılavuzu taşırdım. Şimdilerde TDK’nin uygulamasından veya sitesinden girip rahatça bakabiliyorsunuz… Müthiş bir konfor bu, benim için…
 
Şimdilerde anayasa taşımak gerekiyor galiba… Bir yurttaş olarak haklarımızı düzenleyen… Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e binlerce kez şükran duymamız gerekmiyor mu, bize bu hakları edinmemizi sağladığı için?
 
İleri demokrasinin ötesinde yol yok ülkemiz için… Nasıl ki adalet mülkün temeliyse, anayasa da yurttaşın temel hak ve hürriyetlerinin, özgürlüklerinin teminatı, temeli değil midir?
 
Demokrasi, daha çok demokrasiden başka yol yok ülkemiz için…
 
TAHİR SAKMAN


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınız kişisel haklara ve yasalara uygun olmalıdır, yorumlarınızdan dolayı sorumlu olacağınızı lütfen unutmayınız.