YAŞAM SEVGİYLE BAŞLAR

14 Ocak, 2025

TİRİMİLLİ HAYATLARDA LÜLLÜM OLMAK!


 

TİRİMİLLİ HAYATLARDA LÜLLÜM OLMAK!


“Hanneme”, “yanıgara”, “hoşududu”, gibi yöremizde çok kullanılan bazı kelimelerin anlamının olmadığından daha önceleri söz etmiştim.


Halkımızın ince zekâsının bir ürünü olan bu kelimelerin ahengidir belki de bunları gündelik hayatımızda tutan… Bir tekerleme gibi Konyalının diline yerleşen bu kelimelerin pek çoğunu şimdilerde kullananın kalmaması bir yana hatırlayanımız hatta duyanımız bile kalmayacak bu gidişle…


Teknolojinin en iyi yaptığı iştir hayatı dondurmak ve tekdüze hale getirmek. Önce karıştırıyorlar sonra basitleştirmek için uğraşıyorlar.


Bu günlerde dilime takılan bir kelime daha var; “tirimilli…”


İnce eleyen, sık dokuyan, alıngan, havadaki buluttan nem kapan, bir netice alamayan insanlar için de söylenir genelde… Bu tür kelimelerin aslında belli bir anlamı yoktur; onun anlamını sarf ettiğiniz cümlede kendiniz koyarsınız.


Kelimenin etimolojisini dil bilimciler araştırsın, biz işin dalga tarafındayız!


Diyorum ki hangimizin hayatı tirimilli değil ki?


Bunca yıldır tirimillilik yaparım hatta hep birlikte yaptığımız arkadaşlarımız da var; yani bir şehrin ahalisini toptan tirimilli yapsak diyorum sonuç çıkar mı? Belki de tirimilli çokluğundan işlerimiz rast gitmiyor, netice alamıyoruz?


Fotoğraf çekiyorsunuz, video kaydediyorsunuz, ses kaydı yapıyorsunuz, kitaplar yazıyorsunuz, sonuç; vallahi tirimilli…


Kayıt yapılmamalı belki de… yaşadığımızın kanıtını bıraksak ne bırakmasak ne? Sonuç tirimilli olduktan sonra…


“Hiç de doğmamışa döndürdün beni” demiş Karacaoğlan…


Dağ dere dolaştığımız yıllarda farkına varmıştım… Fotoğraf çekmekten etrafın güzelliğini, anlamını kaçırıyorduk… Bin yıllardır seslenen bir eserin önünde onun sesini duymayı, onu hissetmeyi bırakıp fotoğrafını çekip dondurmaya çalışmak… oysa hayat donuk değil; hayat akıyor, akıyor görebiliyor musunuz?


Gülün dalına konan arı kadar bile olamamaktır; gülü koklamak yerine makro çekim yapacağım diye kıvranmak!


Hayatı betimlemeye çalışmak, şiir söylemek mesela… hayatın kendisi zaten şiirken, şiir söylerken hayatı kaçırmak!


Nasılsa bir gün doğmamışa döneceğiz o zaman hayatın akışına kendimizi bırakıp yaşamanın keyfine varmak doğru düşünce değil mi?


Ben anladım; şimdi bu yazıyı biraz daha uzatırsam ahaliyle “lüllüm” olup “düdü Memet” denilmek istemem ve ben bunu göze alacak kadar tirimilli değilim!


En iyisi ben kendi tirimilli dünyama geri döneyim…


TAHİR SAKMAN
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınız kişisel haklara ve yasalara uygun olmalıdır, yorumlarınızdan dolayı sorumlu olacağınızı lütfen unutmayınız.