YAŞAM SEVGİYLE BAŞLAR

27 Ocak, 2025

MUSALLA TAŞINDA YATAN ŞEHİR


 

MUSALLA TAŞINDA YATAN ŞEHİR
 
Bu bizim ilk vukuatımız değil…
 
Üzücü ama gerçek bu; hafızalarımızı yokladığımız zaman Suriyeli sığınmacıların yaşadığı Beyşehir Caddesi’nde yıkılan apartmandan önce aklımıza ilk gelen “Zümrüt” faciası olsa da gözden kaçan bir facia daha yaşandı.
 
10 Aralık 2019 tarihinde Akçeşme Mahallesi’nde kerpiç iki katlı bir evin sabaha karşı çökmesi nedeniyle bir babaanne ve kendisini ziyarete gelen yetim iki torunu hayatını kaybetmişlerdi. Göçükten tabii ki ne ders çıkarılabildi ne de bir sorumlu bulunabildi. Daha da acısı evin göçtüğünden şehrin saatler sonra haberi olabildi… Üç canın çığlığı, şehrin gürültüsü arasında yitip gitmişti…
 
Kulaklar sağır… ya vicdanlar, vicdanlarımıza ne oldu? Tabii ki unuttuk; çünkü üç gariban…
 
Şehir; bu üç garibanın yaşamını böyle feci bir şekilde yitirmesinden üzerine hiç sorumluluk almadı; bütün suç, yoksulluktu… Belki biraz üzüldük, acıdık, ah vah ettik… Sonrası? Sonrası hep yaptığımız hatta en iyi yaptığımız gibi “kader” demekten ibaretti… Bu insanlar canlarını hiçe sayarak neden böyle evlerde oturmaya mecbur kalıyorlardı? İşin bu tarafını sorgulamadığımız için… Peki, böylesine zengin topraklara sahip bir ülkede yoksulluk diye bir şeyin neden var olduğunu hiç sorduk mu? Sormadığımız için mi büyüyor gözlerimizde bu yoksulluk? Kabahat kimindi?
 
Oysa kabahatin kimde olduğu çok açıktı: Ne demişti Nazım “Suçun büyüğü sende kardeşim…”
 
Bendeniz “şiir hayattır” düşüncesinden hareketle, sosyal konulara duyarsız kalamadığım için ve o dönem içimi çok acıtan bu hüzünlü hikâyenin kahramanlarına içim yanarak “Kalkamazsınız” başlıklı bir şiir söylemeye çalışmıştım:
 
KALKAMAZSINIZ
 
bir ev göçer kerpiç mi kerpiç
altında üç can
bir babaanne iki torun
soğuk mu soğuk/ utanın sıcak evler
 
/ev göçer yoksulluk kalkar şaha/
yazılmamış pulsuz duadır acılar
unutulur gider mi/ gider
 
ev göçer babaanne göçmez
ev göçer yetimler dimdik ayakta
 
bir ev göçer kerpiç
bir şehir kalır altında
bir babaanne iki yetim kalkar
kalkamaz ahali/ kalkamaz konya
musalla taşı gibi boylu boyunca
 
TAHİR SAKMAN
 
Aradan geçen 6 yılda, son yaşadığımız elim olaydan sonra şehrin hâlâ kalkamadığını görmek, kadim bir başkent için oldukça üzücü… “Kalkamazsınız” demiştim, “bu ağır olayın altında kalır bütün şehir” demiştim içim yanarak…


Ve kalkamadık!
 
Ve bizler yüreğimiz yaralı /musalla taşı gibi boylu boyunca/ yatmaya devam ediyoruz…
 
TAHİR SAKMAN
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınız kişisel haklara ve yasalara uygun olmalıdır, yorumlarınızdan dolayı sorumlu olacağınızı lütfen unutmayınız.