MUSALLA TAŞINDA YATAN ŞEHİR

MUSALLA TAŞINDA YATAN ŞEHİR
Bu bizim ilk vukuatımız değil…
Üzücü ama gerçek bu; hafızalarımızı
yokladığımız zaman Suriyeli sığınmacıların yaşadığı Beyşehir Caddesi’nde
yıkılan apartmandan önce aklımıza ilk gelen “Zümrüt” faciası olsa da gözden kaçan bir
facia daha yaşandı.
10 Aralık 2019 tarihinde Akçeşme Mahallesi’nde
kerpiç iki katlı bir evin sabaha karşı çökmesi nedeniyle bir babaanne ve kendisini
ziyarete gelen yetim iki torunu hayatını kaybetmişlerdi. Göçükten tabii ki ne
ders çıkarılabildi ne de bir sorumlu bulunabildi. Daha da acısı evin göçtüğünden şehrin
saatler sonra haberi olabildi… Üç canın çığlığı, şehrin gürültüsü arasında
yitip gitmişti…
Kulaklar sağır… ya vicdanlar, vicdanlarımıza
ne oldu? Tabii ki unuttuk; çünkü üç gariban…
Şehir; bu üç garibanın yaşamını böyle
feci bir şekilde yitirmesinden üzerine hiç sorumluluk almadı; bütün suç,
yoksulluktu… Belki biraz üzüldük, acıdık, ah vah ettik… Sonrası? Sonrası hep
yaptığımız hatta en iyi yaptığımız gibi “kader” demekten ibaretti… Bu insanlar
canlarını hiçe sayarak neden böyle evlerde oturmaya mecbur kalıyorlardı? İşin
bu tarafını sorgulamadığımız için… Peki, böylesine zengin topraklara sahip bir
ülkede yoksulluk diye bir şeyin neden var olduğunu hiç sorduk mu? Sormadığımız
için mi büyüyor gözlerimizde bu yoksulluk? Kabahat kimindi?
Oysa kabahatin kimde olduğu çok açıktı:
Ne demişti Nazım “Suçun büyüğü sende kardeşim…”
Bendeniz “şiir hayattır” düşüncesinden
hareketle, sosyal konulara duyarsız kalamadığım için ve o dönem içimi çok
acıtan bu hüzünlü hikâyenin kahramanlarına içim yanarak “Kalkamazsınız” başlıklı
bir şiir söylemeye çalışmıştım:
KALKAMAZSINIZ
bir ev göçer kerpiç mi kerpiç
altında üç can
bir babaanne iki torun
soğuk mu soğuk/ utanın sıcak evler
/ev göçer yoksulluk kalkar şaha/
yazılmamış pulsuz duadır acılar
unutulur gider mi/ gider
ev göçer babaanne göçmez
ev göçer yetimler dimdik ayakta
bir ev göçer kerpiç
bir şehir kalır altında
bir babaanne iki yetim kalkar
kalkamaz ahali/ kalkamaz konya
musalla taşı gibi boylu boyunca
TAHİR SAKMAN
Aradan geçen 6 yılda, son yaşadığımız
elim olaydan sonra şehrin hâlâ kalkamadığını görmek, kadim bir başkent için
oldukça üzücü… “Kalkamazsınız” demiştim, “bu ağır olayın altında kalır bütün
şehir” demiştim içim yanarak…
Ve kalkamadık!
Ve bizler yüreğimiz yaralı /musalla taşı
gibi boylu boyunca/ yatmaya devam ediyoruz…
TAHİR SAKMAN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlarınız kişisel haklara ve yasalara uygun olmalıdır, yorumlarınızdan dolayı sorumlu olacağınızı lütfen unutmayınız.