YAŞAM SEVGİYLE BAŞLAR

26 Mart, 2024

AYIN ÖDÜ KUŞUN SÜTÜ

 

AYIN ÖDÜ KUŞUN SÜTÜ
 
Ayın ödü, kuşun sütü… derlerdi eskiler, hani şimdi iftar sofralarınızı süsleyen…
 
Siz şimdi iftarlar veriyorsunuz anlı şanlı… bir tek ayın ödü kuşun sütü eksik… bunların ne anlama geldiğini inanın bilmiyorum… bilenler, bilmeyenlere anlatsın…
 
Elim yazmaya gitmiyor artık dünyanın iki yüzlülüğünü; bir yanda dindar olduğunu söyleyen bir dünya, bir yanda insani değerleri yücelttiğini söyleyen bir Batı Medeniyeti… yok, medeniyeti kalmamış sadece küçük harfle batı…
 
İftar ederken hiçbirimizin aklına gelmiyor, sahurda da gelmiyor… Gazze’de bombalar yağarken bir çocuğun çığlığını hiç kimse duymuyor… Gösterişli sofralardaki kaşık sesleri bastırıyor, masum çığlıkları…
 
Siz kaşığınızı sallarken, orada bir çocuk açlıktan…
 
Yazmanın da bir anlamı kalmıyor artık… birlikte paylaştığımız gökyüzünün altında çocuklar aç kalıyorsa, aç karınlarına kurşunlar… /Çocuklar öldürülmesin/ şeker de yiyebilsinler/ diyen Nazım’ın kulakları çınlasın; Gazze’de çocukların payına mermiler düştü… 


İçimizde büyümüyorsunuz; susmanın hafiflettiğini sanan hafifler…
 
TAHİR SAKMAN
 


KIZ ÇOCUĞU
 
Kapıları çalan benim
kapıları birer birer.
Gözünüze görünemem
göze görünmez ölüler.
 
Hiroşima'da öleli
oluyor bir on yıl kadar.
Yedi yaşında bir kızım,
büyümez ölü çocuklar.
 
Saçlarım tutuştu önce,
gözlerim yandı kavruldu.
Bir avuç kül oluverdim,
külüm havaya savruldu.
 
Benim sizden kendim için
hiçbir şey istediğim yok.
Şeker bile yiyemez ki
kâğıt gibi yanan çocuk.
 
Çalıyorum kapınızı,
teyze, amca, bir imza ver.
Çocuklar öldürülmesin
şeker de yiyebilsinler.
 
NAZIM HİKMET
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınız kişisel haklara ve yasalara uygun olmalıdır, yorumlarınızdan dolayı sorumlu olacağınızı lütfen unutmayınız.