YAŞAM SEVGİYLE BAŞLAR

15 Ağustos, 2022

DEDE BAHÇESİ’NDE DÜŞ BÜYÜTÜYORUM

Foto: T. Sakman. Kültür Park'ın içinde yer alan Dede Bahçesi.


Geçen yıl böyle bir paylaşımda bulunmuştum; Dede Bahçesi’ndeki anılarımın gölgesinde kalarak… Şu an Kültür Park olan isminin daha önceleri Suriyeli Parkı olarak değiştirilmesi ironisiyle paylaşımlar da yapmıştım.


Ve asıl ismine rücu edilmesini yani Dede Bahçesi ismine dönülmesinin tarihi bir anlamı olacağının yanı sıra şehrimizdeki zarif Mevlevi kültürünün de yaşatılmasına bir katkı olacağı şeklinde de paylaşımlar yapmıştım. Dede Bahçesi parkın içinde sadece küçük bir alanda kurulu olan çay bahçesine verilen bir isim olarak kalmamalıdır.


Duyuldu mu?


Tabii ki duyulmadı hatta tartışmaya, konuşmaya bile açılmasına gerek duyulmadı…
Doğrusu şehirde yaşayan ahalinin ben artık Konyalı olduklarından bile şüpheye başladım!


Alınmayın canım…


Ya da en iyisi alının hem de çok çok alının, alınabildiğiniz kadar alının; çünkü şehir adına, şehir harsının, folklorunun korunması adına neler yaptığınızı geçiniz ne düşündüğünüzü veya ne düşünmediğinizin nedenlerini bir sorgulayın!


Ve isterseniz söz konusu yazımı bir daha okuyun!


TAHİR SAKMAN

 

Foto: T. Sakman

DEDE BAHÇESİ'NDE DÜŞ BÜYÜTÜYORUM!


Dün akşam Dede Bahçesi’ndeydim…


Yani şimdilerde “Kültür Park” dediğiniz yerde… Ve Dede Bahçesi ismi verilen Kafem’de çay içerken anılar canlanmaya başladı…


Bu alan Dedelerden kalma yani Mevlevîlerden…


Malum bizim dedelerimiz biraz bohemdirler, zevk sahibidirler; hayatın hep içinde olmuşlardır. Aristokrattırlar diyemeyiz ama kendi içlerinde bir hiyerarşi kurup kendi âlemlerinde yaşamışlardır.


Bu bahçe de o günlerden kalma. İsmi bile çok güzel Dede Bahçesi…


Çocukluğumun bir bölümü orada geçti. Milattan önce…


Ortada büyük bir havuz vardı ve kayıkla gezilirdi ki bize derya, deniz gelirdi. Akşamları orkestra çalardı. Dans edildiğini ilk orada görmüştüm, ilk şiirimi de orada okumuştum bir akşam… o günlerin çocuksu heyecanıyla okuduğum şiirlerin hayatıma sonraları yön vereceğini bilemezdim tabii…


Ama benim kabahatim değildi hem vallahi hem billahi, o gün orada beni alkışlamasaydınız, narsis duygularımı kabartmasaydınız! Bütün suç sizin, çekin şimdi, bunu çoktan hak ettiniz!


Sonraları fuar alanı olarak belirlendi ve uzun yıllar hizmet etti. Küçüktü, İzmir Fuarı gibi değildi ama olsun, bizimdi ve ağustos akşamlarının bunaltıcı sıcağından kaçan Konyalıların buluşma noktası olmuştu. Ağustos akşamlarımız renklenmişti.


Sonraları bir şeyler oldu…


Fuar kimilerine ters (!) gelmeye başladı önce etkisinin yitirilmesi sağlandı sonra… “başka yere taşınacak, burası küçük geliyor” denildi ve kapatıldı…


Şehir dışında bir alanın sağı solu düzeltildi birkaç fotoğraf, hepsi o kadar, unutuldu gitti…


Bizim Dede Bahçesi kaderine terk edildi uzun süre… ki içinden bile geçmek cesaret isteyen bir yere dönüştü, gaspçılar bile türemişti… Sonra "satıldı, satılacak" spekülasyonlarına; belediye, yeniden el atarak ve adını Kültür Park olarak değiştirerek yeni bir peyzaj ile son verdi.


Önce İl Halk Kütüphanesi sonra Komek ve Millet Kıraathanesi yapılarak kültür hayatımıza kazandırıldı.


Yaz akşamlarımıza yine serin bir nefes sunuyordu… Şimdilerde ise Suriyeliler keyfini çıkarıyor. Konyalı büyük oranda Kültür Park’ı terk etmiş durumda.


Kültür Park ismi bana çok sıradan geliyor nedense… oysa Dede Bahçesi daha bir bizden, Konyalının kendi koyduğu isim ve daha da çok yakışıyor.


Yani diyorum ki Dede Bahçesi ismine geri mi dönsek? Tarihi bir anlamı olacak ve her söylenişinde dedelerimizin ruhları şad olacak, hatırlanacak gibi geliyor bana…


Bana bakmayın, ben zaten hep Dede Bahçesi diyorum. Çocukluğumda olduğu gibi yine buralardayım, günümün çoğunda Dede Bahçesi’nde hatıraları canlandırmanın peşindeyim.


Bir gün sizi de beklerim efendim!


Bir şiirimde /dede bahçesi’nde açan düşlerimdi/ akasyalarda kokan hasretim/ demiştim ve ben hâlâ Dede Bahçesi’nde açan düşlerimi büyütmenin peşindeyim ya siz?


Bir başka şiirimde ise /alâaddin tepesi'nde kayarken çocukluğum/ dede bahçesi’nde büyüdük sevdalara/ demiştim…


Büyüdük mü, tabii ki hayır, büyümeye de hiç niyetim yok; kış gelsin, kar yağsın Alâaddin Tepesi’nin, Dede Bahçesi'ne bakan tarafındaki yokuştan nasıl zılacağım bir görün!


TAHİR SAKMAN

Foto: T. Sakman


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınız kişisel haklara ve yasalara uygun olmalıdır, yorumlarınızdan dolayı sorumlu olacağınızı lütfen unutmayınız.