YAŞAM SEVGİYLE BAŞLAR

21 Kasım, 2025

SON İSYAN


SON İSYAN
 
Bir süredir sağlık nedeniyle yazmıyorum… belki de bu bir bahaneydi; “hayatı yazarak yaşamak yerine sadece yaşamanın derin hazzını duymak için…” Olabilir mi?
 
Herkes bir şekilde yaşıyor… Peki, kanıtınız nedir?
 
Malınız mülkünüz mü, paranız pulunuz mu? Hepsinin geçici olduğunu hep söylememize rağmen sağlığımızı riske ederek; tüm yaşantımızı bunlar üzerine kuran bizler değil miyiz? Ölüp gittikten sonra malın mülkün, paranın pulun bir önemi kalacak mı?
 
Hepimizin elbette bir sonu var… belki de ömrünü yazmak üzerine kurmuş bizler gibi “enteresan insanların…” yaşamak varken yaşamayı bile bazen ıskalayarak yazmanın mantığı…
 
Merhum Seyit abi… bendenizi en iyi çözen tahlil eden insanların en başında gelirdi. Bir yazısında “şiiri yaşayan adam” demişti benim için… ama ne güzeldir şiiri yaşamak… ama hayatın şiirini ruhunda hissederek, duyarak…
 
Yaşadığınız sürece hayattasınızdır, ya öldükten sonra? Ne kadar hayatta kalabilirsiniz ki? Ömrünüz neyle sınırlı? Mihenk taşı nedir bu konuda? Solgun bir fotoğraf mı, ailenizin veya dostlarınızın ömrü mü sınırınız? Yazdıklarınız mı, sonuçta kağıdın da bir ömrü var!
 
/durduk divana
uymadık imama
manitu belasını versin mevtanın/
 
demiştim fi tarihinde söylediğim bir şiirde… öldüğünüz gün… kurtulduğunuz gün müdür yoksa sizden kurtulmanın şanlı günü müdür?
 
Merak ediyorum desem de hiç umurumda bile değil… Narsist düşüncelere kapılmanın da bir mantığı yok; dünyanın merkezi elbette ben değilim ama kendi kendimin merkezi olmanın da derin bir hazzı var…
 
Kendimin merkezindeyim… dünyanın, yaşamın merkeziyim…
 
Ne demişti Epikuros usta: “Ben varsam ölüm yoktur, ben yoksam, ölüm zaten yoktur…”
 
Haydi o zaman iyi pazarlar(!)…
 
TAHİR SAKMAN
 
 

 

 


 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumlarınız kişisel haklara ve yasalara uygun olmalıdır, yorumlarınızdan dolayı sorumlu olacağınızı lütfen unutmayınız.